Tarih: 29.02.2024 23:33

BAŞKAN TOĞAY: “KADIN HER ALANDA VAR OLMALI Kİ TOPLUM GÜÇLENSİN.”

Facebook Twitter Linked-in

Yakın döneme kadar” Kadınlar siyasi alanda var olmalılar mı? olmamalılar mı ? veya siyaset alanına bir  nebze de olsun katkıları olur mu? olmaz mı?” konuları gündeme getirilirken ,azimle ve kararlılıkla ayakları yere basan cinsiyet eşitsizliğine dur demenin zamanı geldi diyen kadınlarla röportaj serimize aktif siyaset sahnesinde koşturan Gelecek Partisi İstanbul İl Kadın Kolları Başkanı Solhanlı Hemşehrimiz Perihan Toğay ile bir röportaj gerçekleştirdik.

- Öncelikle Sizi Tanıyabilir miyiz?

Perihan TOĞAY: Öğretmen bir baba ve ev hanımı bir annenin kızı olarak Bingöl’ün Solhan ilçesinde doğdum. İlkokul dördüncü sınıftan sonra babamın tayini nedeniyle, önce Kayseri ardından da İzmir Bornova’ya taşındık.
Her şey ben Bornova Lisesinde okurken, babamın Hakkari’nin Yüksekova ilçesine istekli olarak tayin istemesi ve tayininin çıkması ile başladı. Annem her ne kadar karşı çıksa da babam her zaman olduğu gibi; “Ben gitmezsem, başkası gitmezse kim gidecek hizmeti kim yapacak?” demişti.   Hiçbir memurun gitmek istemediği, hatta tayini çıkıp gitmeden istifa edenlerin ve sadece sürgün edilenlerin gittiği Yüksekova’ya, babamın neden gitmek istediğini, siyasete atıldığımda daha iyi anladım. Babam için önemli olan; bu ülkedeki her bir vatandaşa, her bir çocuğa ulaşabilmekti. Hülasa insanlığa hizmet etmekti. 
Yüksekova’dayken, babam gibi buraya tayin isteyen ve beraber öğretmenlik yapan eşimle tanıştım. Orada evlendim. Yüksekova’nın bende çok ayrı bir yeri vardır, o güzel şehri, güzel insanlarını ve hatıralarını asla unutamam… 

 

                                                                                    
1989 yılında İstanbul’a taşındık. Çok başarılı bir öğrenciydim. İdealim tıp okumaktı. Örgün öğretime hak kazanmışken, çocuklarımın bakımlarından dolayı açık öğretimi tercih ederek Kamu Yönetimi bölümüne kayıt yaptırdım. Çocukluğu siyasetin içinde geçen ve siyaseti yaşayarak öğrenen birisiyim. Babaannemin babası yani büyük dedem Muş’un Varto ilçesinde belediye başkanlığı yapmış. Annemin iki kuzeninin de Bingöl’ün Solhan ilçesinde belediye başkanlığı yaptıkları dönemi yaşımın küçük olmasına rağmen bizzat hatırlıyorum. Seçim heyecanını onlarla yaşardık. Büyüklerim beni çocuk olduğum için göremezlerdi ama kazandıkları zaman sevinçlerine ben de büyük bir coşkuyla ortak olurdum. 

Kamu yönetimi bölümünü okurken siyasete olan ilgimi keşfederek aktif siyasete atılmaya karar verdim. İnsan gerçekten istediği şeyi yaparsa başarıyı mutlaka yakalar. Bunu siyasete atıldıktan sonra daha iyi anladım. Birçok başarı elde ettim. Bu başarılarımın kendi çabamla olması benim için ayrı bir mutluluktu, çünkü yaptığım hiçbir işte bir başkasının yardımını ya da bir mevkiinin gücünü arkama almamıştım. Siyasetin yanı sıra çeşitli sivil toplum kuruluşlarında yer aldım ve halen yer almaya devam ediyorum. İki kez milletvekili adayı oldum. Üç yıl Genel Merkez Kadın Kollarında MKYK üyeliği görevinde bulundum. Siyasi partinin birçok bölümlerinde görev yaptım. Hangi mevkide olursanız olun, bu millete hizmet etmenin verdiği huzur kelimelerle anlatılamaz. Okumak, benim için ufkumu olabildiğince genişletmekti. Okumadığım bir hayat düşünemiyordum. Bunu düşünürken ikinci bir üniversite olarak Yerel Yönetimler bölümünü bitirdim. Ardından da Adalet bölümünü okumaya karar verdim ve önümüzdeki dönem sonunda mezun olacağım.

Ülkemizin gidişatından hoşnutsuzluğum günden güne artarken, ülkemizin geleceğini düşünerek ve özellikle ilkeli bir siyasetin gerekliliğini hissederek insana güven veren Gelecek Partisi’nin Kurucular Kurulunda yer aldım. Yıllardır; okul hayatımda, aktif siyasette ve bir vatandaş olarak ülkemde gördüğüm eksiklikler ile çalışma azmimi harmanlayarak üzerime düşen tüm görevleri, edindiğim tecrübe ve birikimlerim ile yerine getirmeye çalışıyorum.
Seyahat etmeyi, örgü örmeyi, dikiş dikmeyi ve çocukları çok seviyorum. Sadece boş zamanlarımı geçirmek için bir hobi olarak değil, ufkumu genişletmek ve başka dünyalar keşfetmek için her zaman kitap okumaya özen gösteriyorum. Küçükken biriktirmeye başladığım ve hala varlığını sürdüren “eski para koleksiyonuna” sahibim. En büyük korkularımdan biri ise araba kullanmayı bildiğim halde ve ehliyetim olmasına rağmen sürücü koltuğuna oturmak. Umudum bu fobiyi atlatarak yeniden araba kullanabilmek. 
Üç kızım var. En büyük kızım Viyana Üniversitesi, ortanca kızım İstanbul Üniversitesi mezunu. Küçük kızım ise şu anda Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümü son sınıf öğrencisi. İki tanesi kız, üç tanesi de erkek olmak üzere beş tane torunum var. 
    Çözüm odaklı ve optimist bir insan olduğumu düşünüyorum. Karşımda var olan kişi, zor bir birey olsa da ona karşı mutlaka çözüm odaklı ilerleyebiliyorum. Yaptığım işin türü ne olursa olsun, en iyisini yapmaya çalışıyorum.  Bu anlattıklarımın yanı sıra; bilginin esas güç olduğuna, sevginin tüm yaraları iyileştirebileceğine, istekle yapılan her işte başarı yakalanabileceğine ve “Geleceğin” şimdiki zamandan çok daha güzel olacağına inanıyorum.

-- Sizce Siyasete Kadın Eli Değmeli mi? Neden Siyasetçi Olmaya Karar Verdiniz?
   
Perihan TOĞAY: Elbette ki evet. Bunun zıttı olabilir veyahut aksi düşünülebilir mi? Bu soru kadın olmayan bir dünyanın mümkün olup olmayacağı sorusu ile eş değer. 
Türkiye’de ve dünyanın çoğu ülkesinde ataerkil sistem baskın. Maalesef ki erkek egemen toplumlarda kadın; eşinin, çocuğunun ve evinin bakımıyla ilgilenmesi gereken, ev alanına hapsedilmiş birey olarak görülmekte. Bu gerici anlayış da kadının siyasette apolitik olmasına sebebiyet vermiştir. Türkiye’de erkek egemen yapının var oluşu; kadının bireysel olarak siyasete katılımını engelleyemese de siyasette var olmasının önünü tıkamaktadır. Kısacası eşit temsilin önündeki engel, toplumsal eşitsizlik ve erkek egemen siyasi kültürdür. Bu anlamda kadınların siyasete atılmalarını ve bu tabuları yıkmalarını isteriz. Kadın her alanda var olmalı ki toplum güçlensin. 
Toplumun her alanında var olan ama ataerki sebebiyle emekleri görünmez kılınan kadınların siyaset alanındaki temsili, erkeklere oranla çok azdır. Siyasette kadın temsili oranı dünyada %23 civarında iken bu oran Türkiye’de %17’lerdedir. Ülkemizde kadınlar, siyasal haklarını cumhuriyetin ilk yıllarında elde etmişlerdir. Türkiye’de 1934 yılında kadınlara verilen siyasi haklar, birçok batı ülkesinde daha sonradan verilmiştir. İçerisinde olduğumuz bu dönemde ise ülkemizin siyasetteki eşit temsil oranları ile dünyada son sıralarda yer alması çok üzücü bir gerçektir. Nüfusun yarısını oluşturan kadınların; karar alma süreçlerine katılmamaları, eşit oranda temsil edilmemeleri gibi üzücü realiteler demokrasi açısından büyük bir sorundur. Bu sorun derhal çözülmelidir çünkü; demokrasi, kadın ve erkeklerin ancak eşit temsilleri ile mümkün olur.
Toplumları ayakta tutan en önemli unsurlardan biri kadınlardır. Kadınların ve erkeklerin bakış açıları farklıdır. Farklı bakış açıları ise toplumu güçlü kılar ve gözden kaçabilecek en küçük noktaların yakalanmasını sağlar. Bu açıdan eşit temsilin önemi yadsınamaz büyüklüktedir. Çocukluğu siyasetin içinde geçen ve siyaseti yaşayarak öğrenen birisi olarak; ‘’Kadının eli değerse tüm dünya değişir’’ diyor ve kadınlarımızı kendilerine yakın hissettikleri partilerde görev almaya çağırıyorum.
       Yıllardır, aktif siyasette görev alan bir vatandaş olarak, ülkemde gördüğüm eksiklikler ile çalışma azmimi harmanlayarak üzerime düşen tüm görevleri, edindiğim tecrübe ve birikimlerim ile yerine getirmeye çalışıyorum. Yaşadığım, gördüğüm, analiz ettiğim o kadar olay var ki… İnşallah bunları başka bir zamanda sizlerle uzun uzun konuşuruz. Beni siyasete iten olaylar ve analizlerim oldu. Siyasi alandaki çalışmaların, bireylerin doğru ve ahlaklı siyaset anlayışları ile ne kadar faydalı olabileceğini gördüm. Siyasi yaşamım boyunca inandığım doğrular ile yürüdüm. İnandığım doğruların büyük yanlışlara evirildiğini görünce de yolumu yanlışlardan ayırdım. Geçmişte olduğu gibi bugün ve “gelecekte” de ilkeli ve liyakatli siyaset için çalışacak, elimden geldiğince de refah seviyesi yüksek, eşit ve adil bir toplum için mücadele vereceğim. 

-:Seçimlerde Nasıl Bir Strateji Planı Çiziyorsunuz?
      Ortak aklın ürünü olan değerlerin korunması bağlamında; modern ve çağdaş sınırı aşan siyaseti, teknolojik bir gelecek vizyonu bağlamında ise küresel siyaset anlayışını benimsiyoruz. Siyaset anlayışımız geleneğe bağlı, özgürlükçüdür. Hak ve makam talepleri ibadet üzerinden değil liyakat teamülleri üzerinden gerçekleşmelidir. Öğrencilere herhangi bir ideolojinin dayatılmasını reddediyoruz. Siyasi icraat ilkemiz ortak akıl ve katılımcılıktır. Özetleyecek olursak; partimiz temel hak ve özgürlüklerin korunduğu, ayrımcılıkların son bulduğu, adil ve müreffeh bir Türkiye vizyonu ile yola çıkmaktadır. Hedefimiz; liyakatli, samimi, şeffaf ve güçlü bir teşkilat yapısı ile, adil ve müreffeh bir Türkiye geleceği için emin adımlarla çalışmaktır...

   İstanbul İl Kadın Kolları Başkanı olarak atamam yapıldıktan sonra, il ve ilçe ekiplerimizle beraber pandemi koşullarında toplantılarımızı yaparak çalışmalarımızı yürüttük. Yönetim Kurulu Üyelerimizle kısa sürede tüzüğümüzdeki sayımızı tamamlayarak başkan yardımcılarımızı ve birim komisyonlarımızı oluşturduk. Her başkan yardımcımız kendi birimleriyle ilgili komisyonlar kurdular, alanları ile ilgili projeler ve çalışmalar yürütüyorlar. Tüm arkadaşlarımızın birbirini tanıdığı, samimi bir çalışma ortamımız var. Milletimize ve ülkemize hizmet adına elimizden geleni yaparak çalışmalarımıza devam ediyoruz. İl Kadın Kolları olarak; ilçe kadın kolları başkanlarımız ve yönetimleriyle beraber aylık faaliyet planlarımızı hazırlayıp, çalışmalarımızı da aylık hedeflerimize göre belirliyoruz. Kadınların sosyal, siyasi, ekonomik alanlar gibi bütün alanlarda güçlenmesi için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. İlçe atamalarımızı gerçekleştirirken bir yandan da partimizin emekçisi kadınların ileriye dönük başarılarını hedefleyerek, ilçelerimize yönelik ARGE çalışmaları yapıyoruz. Çok sayıda kadın seçmene ulaşıp partimizi tanıtıyor ve siyasette daha fazla kadının yer almasının bir gereklilik olduğunu aktarıyoruz. Partimizin misyon ve vizyonu doğrultusunda; Gelecek Partisi’ni güçlü bir şekilde geleceğe taşırken, kadınların başarılı çalışmalarını da ileriye taşımayı hedefliyoruz. Aynı zamanda iktidarı hedeflediğimiz bu yolda, kadınların erkekler ile eşit temsil edilmeleri için çalışmalar yapıyor ve bu çalışmalarımızın başarıya ulaşacağına inanıyoruz. Güçlü kadınların yer aldığı Gelecek kadrolarımızın, tüm Türkiye’de ve İstanbul’da yeni bir geleceğe imza atacağına eminiz… 

- Son Olarak Vermek İstediğiniz Bir Mesajınız Var mı?
  Perihan TOĞAY: Sadece İstanbul değil, Türkiye’deki tüm kadınlara daha önce yaptığım çağrıyı tekrarlamak isterim; kendilerine yakın gördükleri siyasi partilerde görev alsınlar. Türkiye’de sadece siyasi alanda değil birçok alanda eşitsizlik problemi var. Bu problemlerin çözüm yolu da eşit temsili sağlamaktan geçiyor. 
Tüm kadınların bu hususlara hassasiyetle bakması ve eşitsiz toplum yapısını değiştirmek için siyaset dahil olmak üzere bütün alanlara katılımlarını artırması gerekiyor. Ancak kadınların katılımı ve tüm cinsiyetlerin desteği ile eşitsiz toplum yapısı değişebilir. Bunu toplum birliğiyle başarabilir ve eşit bir toplumu mümkün kılabiliriz. 
Eşitliğin her yeri güzelleştireceğini ve insanlara mutluluk getireceğini bir kez daha hatırlatarak, buradan tüm kadınlarımıza, Gelecek Partisi İstanbul İl Kadın Kollarımızın mottosunu paylaşıp sevgilerimi yolluyorum. Ayrıca sizlere de benimle yaptığınız röportaj ve ayırmış olduğunuz vakit için teşekkür ediyorum.

 


 


 
 

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —